• 02 MAR 16
    • 0

    Gündem

    Gündemdeki kötü haberleri çocuklara nasıl anlatmalı?

    Son zamanlarda gerek yazılı, görsel gerekse sözlü basında hep üzüntülü haberler okur, dinler olduk. Bu haberleri sadece bizler değil çocuklarımız da dinliyor, öğreniyor. Haberleri onların yanında seyretmesek bile Internet ortamında ya da dışarıda başka kişilerden olan bitenden haberdar oluyorlar. Peki, gündemi onlara en doğru şekilde anlatmak, korku ve kaygılarını paylaşmak ve endişelerini gidermek için nasıl yaklaşmak gerek. Uzman Klinik Psikolog Burcu Gencer bu konuda anne ve babalara önerilerde bulunuyor.

    1)  Ölüm, şehit,  mülteci, terör gibi kelimeleri çocuklara nasıl açıklanmalıyız?

    Bu gibi zor kavramları çocuklara açıklarken çocukların yaşını, gelişim seviyesini, kişilik özelliklerini ve konuyla ilgili önceki deneyimlerini göz önünde bulundurmak gerekir. Çocukların olaylara bakış açıları yetişkinlerden farklıdır. Yaşanan kötü olaylara rağmen insanların düzelebileceğini, hayatın bir şekilde yeniden yoluna gireceğini anlamak bazen bizler için bile çok zorken, onlar için oldukça kafa karıştırıcı. Konuşmak için size sormasını bekleyin. Hazır olmadıkları konularda konuşmak onları daha kötü etkileyebilir. Bu kavramları size sorduğunda yapılacak ilk şey, konuyla ilgili ne bildiğini ve duyduğunu öğrenmek. Konuşmakta zorlanıyorsa, bildiklerinin resmini yapmasını isteyebilir, resim üzerinden konuşabilirsiniz. Kavramlar oldukça soyut ve açıklaması zor olduğundan, çok detaylı bilgi vermek özellikle 7 yaşın altındaki bir çocuğun kafasını karıştıracaktır. Onun bildiklerinden başlayarak, genel tanımlarla açıklamaya çalışın. Politika, ırk veya din gibi soyut kavramlardan ziyade, evinden uzakta yaşamak zorunda olan insanlar, öfkelenip yanlış şeyler yapan kişiler gibi ifadeler kullanmayı, hayatında olan somut kavramlarla ilişkilendirmeyi seçin.

    2) Çocuklarımız TV, sosyal medya ve çevreden duydukları kötü haberleri sorduklarında nasıl ve ne kadar bilgi vermeliyiz? TV’de haberler çıkınca kanal mı değiştirmeliyiz?

    TV haberleri görüntü ve içerik olarak çocuklara uygun değil. Çocuklar etraftayken TV açılmamasını öneririm. Ancak, bu onları her türlü kötü haberden koruyabileceğimiz anlamına gelmiyor. Bazı haberleri etraftan yalan yanlış bilgilerle öğreneceklerine, hassasiyetlerine özen gösterecek yetişkinlerle konuşabilmeleri çok daha az yıpratıcı olacaktır. Evde bu konuları konuşmaya uygun, güvenli ve rahat bir ortam yaratmaya önem verin. Bunun yolu konuşmaya bol bol vakit ayırmak, kendi duygularınızdan bahsederek model olmak, sorduğu soruları geçiştirmemekten geçer. Böylece, o sırada sorusu olmasa bile aklına takılanları size sorabileceğini bilir. Olayları duyup duymadığını sorarak, bu konuda merak ettiği şeyleri konuşabileceğinizi ona hatırlatın.

    Çocuklar zaman zaman kendi korkularıyla, gerçek olayları birbirinden ayırmakta sıkıntı yaşar. Soruları ne olursa olsun, asıl kaygılandıkları kendilerinin ve yakınlarının tehlikede olup olmadığıdır. Kötü olayların detaylarını tartışmaktansa, onda yarattığı endişelere odaklanın. Endişeleriyle ilgili mümkün olduğu kadar ona güvence vermeye çalışın, ona zarar gelmemesi için ne gibi önlemler aldığınızı paylaşın. Aldığınız üzücü haberler kadar dünyada olan iyi olayları da fark etmesini sağlayın. Böylece, hayatta sadece kötü şeylerin olduğuna dair bir kaygı geliştirmesine engel olabilir, daha gerçekçi bir bakış açısı sunabilirsiniz.

    3) Terör kelimesini nasıl anlatmalıyız?

    Anlayamayacakları detaylarla kafalarını karıştırmamak en doğrusu. Terör kelimesinin bir insanı korkutmaya benzediğini anlatın. Teröristlerin öfke ile bahşetmenin yanlış bir yolunu benimsediklerini açıklayabilirsiniz. Bazı insanların sinirlendikleri zaman yapmamaları gereken şeyler yaptıklarını, insanları korkutmaya, incitmeye çalıştıklarını paylaşabilirsiniz. Bunu anlatırken, dünyadaki tüm insanların böyle davranmadığını, pek çok insanın iyi şeyler de yaptığını çevrenizden birkaç örnek vererek anlatın. Çocuklar olayları anlamlandırabilmek için sık sık aynı soruyu sorma eğilimindedir. Aynı konuda pek çok kez konuşmaya hazır olun. Bu sizden güvence istediği anlamına da gelebilir. Kısa ve benzer cevapları tekrarlayın. Henüz sormadığı konularda aşırı bilgi vermemeye dikkat edin.

    4) Okuma yazma bilen minikler gazeteleri de görüyor, haberleri okuyor? Bu konuda ne yapmalıyız?

    Gazete, TV veya arkadaş konuşmaları çocukların çevrede olan biten hakkında bilgi aldığı yerler olabilir. Kaynak çok önemli değil. Önemli olan en yakınlarındaki ebeveynlerin güvenilir ve rahat bir konuşma ortamı sağlaması, ortaya çıkabilecek yoğun duygularını kabul edici bir tavır sergilemesi ve sorulara basit, anlaşılır cevaplar vermesi. Çocukları her türlü negatif olaydan koruyamayız. Ancak bu olaylar karşısında yaşayacakları acıyı azaltmak, onlara destek olmak bizlerin elinde. Özellikle korku ve yas yaşadıklarında daha fazla güven vermek, fiziksel teması arttırmak, rahatlatıcı konuşmalar yapmak, çocukların güven algısını pekiştiren rutinlerine sahip çıkmak ve hayatta olan diğer iyi olayları vurgulamak bu süreci biraz daha çabuk atlatmalarına yardım edebilir. Ancak hiç etkilenmeyeceklerini düşünmek gerçekçi değil. İhtiyaç duyacakları desteği vermek önemli. Yalnız ve tehlikede olmadıklarını onlara hissettirmek birinci öncelik olmalı.

    5) Yakın arkadaşının babası şehit olmuş, ölmüş ise çocuğumuza nasıl davranmalı, durumu nasıl anlatmalıyız?

    Çocukların ölümü kavrayabilmesi yaşlarıyla yakından ilişkili. Ölümün geri dönülmez olduğunu net olarak anlayamayan 5 yaş altı çocuklara açıklama yaparken, daha somut kavramlar kullanmak gerekiyor. Ölen canlıların artık nefes almadığı, büyümediği, hareket etmediği gibi bilgiler vermek bu yaş grubu için yeterli bir açıklama. Ancak bunu bir kez açıklamak çocuğunuz için yeterli olmayabilir ve tekrar tekrar sorabilir. Bıkmadan, yargılamadan, ihtiyaç duyduğu sürece benzer açıklamaları yapmaya özen gösterin. Ben merkezli ve somut bir bakış açısına sahip bu yaş grubu, geride kalanlara ne olacağı ile ilgili endişeler yaşayabilir. Rahatlamak için arkadaşının hayatının artık nasıl olacağı, hangi evde kimlerle yaşayacağı, hangi okula gideceği ile ilgili net bilgilere ihtiyaç duyabilir, bu bilgileri onunla paylaşın. Çocuklar deneyimlerinin yetersiz kaldığı durumlarda anne babalarını referans alacaktır. Ebeveynlerin olaylara verdiği tepkiler onların hisleri açısından yol gösterici. Sakin kalmaya özen gösterin. Daha büyük çocuklar ise, artık ölümün kalıcı bir durum olduğunu anlayabildiklerinden, en büyük endişeleri aynı şeyin kendi başlarına da gelmesidir. ‘Ya sen de ölürsen?’ sorusunu bu gibi bir durumda sıkça duyabilirsiniz. Çocuklarınızla konuşurken her zaman dürüst olmaya özen gösterin. ‘Ben asla ölmeyeceğim, merak etme.’ gibi cevaplar size olan güvenlerini sarsabilir. Daha uzun yıllar birlikte yaşamayı umduğunuzu ona tekrar tekrar söyleyin ve çevrenizdeki uzun ömürlü kişilerden örnek verin.

    Kayıpla baş etmek herkes için zordur. Yaşı kaç olursa olsun, kayıp yaşayan veya başkalarının kaybına şahit olan çocuğunuz bir süre yoğun duygular yaşayacaktır. Üzüntü, korku, endişe, suçluluk gibi duyguları kabul etmek ve ifade etmesine izin vermek yapılacak en doğru şey. Bu duyguları sizin de yaşadığınızı ve başa çıkmak için yaptıklarınızı paylaşmanız ona yas sürecinde destek olacaktır.

    Bu konu dahilinde önemli bir noktayı vurgulamak isterim. Anne babalar bazen ölümden hiç bahsetmeyerek çocuklarını üzüntüden koruduklarını düşünürler. Ancak kaçınılmaz olan ölüm konusunda çocukları küçük yaşlardan itibaren, yavaş yavaş bilgilendirmek önemli. Tüm canlıların doğup, büyüyüp, öleceğini bazen parkta gördüğünüz ölü bir böcek, bazen kaybettiğiniz bir evcil hayvanı konu ederek 2 yaşından itibaren anlatmaya başlayabilirsiniz.
    Yayınladığı link: http://blog.sehrincocukhali.com/gundemi-cocuklara-nasil-anlatmali/
    Leave a reply →
API –>